Gül Suyu
Gül, ilk zamanlarda kokusundan sebep parfüm ve esans olarak kullanılmıştır. Doğal yollarla üretilen gül suyu ve gül yağı olarak kullanıldığı bilinmektedir. Gül suyu ve yağı, hiç bir koruyucu madde içermediği için cilde verilebilecek en güzel hediyedir.
Cildi canlandırıp ferahlatan, temizleyip nemlendiren gül suyu, makyaj temizlemek için de birebirdir. Cilt bakımı rutininizde doğal bir tonik olarak kullanabileceğiniz bu sihirli sıvı ile güzelliğinize masum bir dokunuş yapabilirsiniz.
Çok eski çağlardan beri doğanın ve bitkilerin iyileştirici gücüne inanılır. Bu bitkiler gerek kökleri ve yaprakları, gerekse çiçekleri kullanılarak yüz yıllardır kolonya ve parfüm olarak evlerimizin ve tenimizin hoş kokmasına yardımcı olmuştur.
Bu bitkiler arasında gül hafif kokusu ve canlandırıcı etkisi ile sadece bir tanesidir. Gül bitkisi dünyanın pek çok yerinde yetişir ve gerek kozmetik gerekse gıda sektöründe pek çok alanda kullanılır.
Gülün şifa verici gücünün kullanılması ise antik çağlara dayanır. İlk gül esansı İranlı kimyagerler tarafından icat edilmiştir. Daha sonra berberi göçebeleri ile birlikte Avrupa’ya geçmiştir. Hafif kokusu ve ferahlatıcı özelliği ile geçmişten günümüze kadınların vazgeçilmezi olmuştur.
Gül suyunun kullanıldığı diğer yerler
Gül, ev ve ortam kokularında ferah (fresh) kokusu ile en çok tercih edilen esanstır. Gerek oda spreyi gerek oto kokusu olarak gül ev ve araçlar için en çok tercih edilen esanslar arasında gelir. Günümüzde gül bitkisi ortam kokusu ve mum olarak da vitrinlerde yerini almıştır. Gülün en fazla yetiştiği şehrimiz Isparta’dır. Isparta uçsuz bucaksız gül bahçeleri ile meşhur olmuş ve ünü dünya geneline yayılmıştır.
Gül suyu güzelleşmek ve ferahlamak için kullanmanın dışında mutfaklarımızda da oldukça fazla kullanılır. Osmanlı döneminde sarayda en çok kullanılan bitkilerden olan gül yaz ve kış sofralardan eksik edilmezdi.
Gül ile yapılan tatlılar ve şekerlemeler bayramlarda misafirlere ikram edilirdi. Ramazan aylarında iftar sofralarının vazgeçilmezi olan güllaç tatlısıdır. Osmanlının en meşhur tatlılarının başında gelir. Güllü lokum ve yine gül suyu kullanılarak yapılan cici bici tatlısı da yaz aylarında tercih edilen tatlılardandır. Kahvaltı sofralında reçel olarak yerini alan Gül, Gül suyu şerbeti olarak da hem lohusa şerbetinde hem de tek başına oldukça lezzetli ve ferahlatıcıdır.
En yaygın kullanım alanları ve diğer kokular arasındaki yeri
Kokular arasında en yaygın en hafif koku olduğunu belirtmiştik. Ama diğer kokulara da değinmeden geçmek olmazdı. Bir çok koku arasında öne çıkmasının elbette bir hikmeti vardır. Diğer yandan etil alkol ile işlenmiş limon kolonyaları ve parfüm özelliği olan tütün kolonyaları yaygın olarak tercih edilmektedir.
Gül suyunun tarihçesi
Gül suyu, antik çağlardan beri kullanılan bir parfüm ve kozmetik malzemesidir. İlk olarak Orta Doğu’da, özellikle de Pers İmparatorluğu’nda üretimi ve kullanımı yaygın hale geldi.
İlk olarak Antik Yunan ve Roma’da tıbbi amaçlarla kullanılmıştır. Hipokrat, gül suyunun cilt tahrişlerini hafiflettiğini ve yara iyileşmesine yardımcı olduğunu yazmıştır. Ayrıca, Romalılar günlük banyolarında gül suyu kullanırlardı ve bu uygulama Ortaçağ’a kadar devam etti.
Ortaçağ Avrupa’sında, özellikle kiliselerde ve manastırlarda tütsü olarak kullanılmıştır. Bu dönemde üretimi özellikle İran, Hindistan ve Türkiye gibi Orta Doğu ülkelerinde gelişti.
Rönesans döneminde, özellikle İtalyan parfümerileri tarafından popüler hale getirildi. İtalyanlar, gül suyunu diğer kokularla birleştirerek daha kompleks parfümler ürettiler.
18 inci ve 19 uncu yüzyıllarda, Fransız parfümeri endüstrisi gelişerek gül suyu üretimine de başladı. Fransa’da en popüler parfüm malzemelerinden biri olmuştur. Bu dönemde de Avrupa genelinde yaygınlaşmıştır.
Günümüzde, hala birçok ülkede kullanılmaktadır ve çeşitli kozmetik ürünlerinde ve parfümlerde kullanılmaktadır. Gül suyunun üretimi özellikle Türkiye, İran, Hindistan, Bulgaristan ve Fransa gibi ülkelerde devam etmektedir.